Menü
Gücünü, kasırgaya boyun eğmeyen bir ağaçtan alıyordu kulübe. Kökleri yerin derinliğindeki kayalara uzanıyordu. Bir yuva arayan herkesi göğsüne çağıran ulu ağaç ona da ikramda bulunmuştu. Kovuğu bir annenin göğsü gibi geniş ve merhametli, gövdesi bir babanın sarsılmaz bedeni gibi güçlüydü. Yaşlılar yapraklarının hışırtısını yorumlayarak bilgiye ulaşıyor, palamutlarının içindeki pelitler kimdir diye ayırt etmeden mahlûkâtı besliyordu. Fırtına bütün ağaçların belini bükerken meşe, kırılan dallarının yarasını sarmakla meşgul, yas tutarken bile dimdikti. Ona lazım olan işte böyle bir ağaçtı. Dört duvar arasına sığmayan karakterlerin kulübesi bu; dört mevsime; yaza, sonbahara, kışa, bahara; dört elemente; havaya, suya, ateşe, toprağa; dört felakete; yangına, fırtınaya, sele ve zelzeleye; dört sığınağa; çadıra, kulübeye, beşiğe ve tabuta; dört duyguya; huzura, coşkuya, öfkeye ve aşka… Sığmazsa insan bir yere, cemre olup düşer, havaya, suya ve toprağa. Fakat dördüncü bir cemre daha var kayıtlarda görünmeyen: Ateşe Düşen Cemre. Hümeyra Yabar, “Bir Kulübe”de ateşe düşen cemreyi Vivaldi’nin “Dört Mevsim”i derinliğinde anlatıyor.
Şule Yayınları tarafından yayımlanan, Hümeyra Yabar kaleminden çıkan Bir Kulübe kitabını keşfedin. Roman kategorisinde Avrupa Kitabevi'nin özel indirimleriyle sizi bekliyor.
Hemen sipariş verin ve Avrupa'ya hızlı teslimat avantajlarından yararlanın!
Bu kitapla keyifli bir okuma deneyimi yaşayın.
Siparişine ait tüm kitaplar en geç 2-3 gün içinde kargoya verilir
5 kitap ve üzerinde ücretsiz kargo
Kargo sürecinde hasar gören ürünleriniz için %100 iade